29 Haziran 2007 Cuma

Uzak bir gecekonduda tehlikeli oyunlar oynanmıştı bile diyemeyecek...

Ona korkunç şeyler söylediğimi hatırlayacak albayım.Neden beni bu kadar üzmüştü diyecek .Fakat oyunları unutacak albayım, yaşamak istiyorsa unutacak.Sadece ağladığını ve bir zamanlar çok mutsuz olduğunu hatırlayacak .Bir zamanlar uzak bir gecekonduda tehlikeli oyunlar oynanmıştı bile diyemeyecek.Neresi tehlikeli diyecek.Hatırımda yanlış kalmamışsa diyecek; aslında şöyle olmuştu diyecek.Bir zamanlar bir Hikmet vardı .Bu Hikmet Dumrul gibi değildi, Fikret gibi hiç değildi.Üç katlı ahşap bir evde yaşardı.Bu eve kendisi şey derdi , ne derdi; gecegeldi , geceoldu gibi birşey işte.Bu gecegeldi de Hikmet'ten başka galiba iki şey vardı, roman kahramanı gibi iki şey .Bunların yaşayıp yaşamadıkları tam belli değildi.Sanıyorum biri emekli yarbaydı , öteki de boşanmış bir kadın.

Hiç yorum yok:

 Hiçbir şey istemiyorum. Münir Nurettin Selçuk istiyorum: Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın. Hedda Gabler’in en sevdiği şarkı bu. Hiç ...