26 Kasım 2007 Pazartesi


ne yapmalı?

bugüne kadar sürdürdüğüm gibi, çevremdeki kişilerin davranış ve tutumlarını bilinçsiz bir aldırmazlıkla benimseyerek bu renksiz, kokusuz varlıkla yetinmeli mi; yoksa, başkalarından farklı olan, başkalarının isteklerinden çok farklı, köklü bir eylem isteyen gerçek bir insan gibi bu miskin varlığı kökten değiştirmeli mi? En basit sorunların çözümünde bile bocalayan bu sözde devrimci gölgeyi, hiç düzeltmeden, biraz olsun çekidüzen vermeden, amaç edindiğimiz ülküleri gerçekleştirmek için hemen kavganın ortasına atıverelim mi? Kendini yönetmeyi beceremeyen kişileri, toplumları yönetmek, onlara yeni yollar göstermek için hemen başa geçirelim mi? Yoksa, toplu eylemlerde kitlelerin başına bela olan zayıf kişilikleri önce sert ve sıkı bir sınavdan mı geçirmeli?

21 Kasım 2007 Çarşamba




"birini seviyorum, kalbimdeki bütün yüzler ona dönüyor''



Duru: Dünyanın en şık halteri.



Ömer: Hüznümün üzerine ağırlık koymam lazım değil mi ama? Yani vakitsiz bir gözyaşı olmasın diye, muhtelif duygularımıza kas yapıyoruz.

Duru : Sen çok acayipsin yaa ...

Ömer : Ben şahin görünümlü serçeyim, Pego motorlu vosvosum.
İçim dışıma uymuyor ama yine de her yere beraber gidiyoruz. Hatta seni bile aynı anda seviyoruz.

20 Kasım 2007 Salı


Kendimi iyi hissetmiyorum, hiç sakin değilim. Sonra yine gelirim ben. Kendim gelirim. Gelmem olanaklı olduğu zaman. Sizi hiç unutmayacağım, sizi seviyorum. Ama bırakın beni! Beni kendi halime bırakın! Ta ne zaman karar vermiştim ben buna. Kesin karar vermiştim. Başıma ne gelirse gelsin, ölsem bile hatta, yalnız olmak istiyorum. Daha iyisi, siz beni tümden unutun! Kimseye sormayın, aramayın beni. Gerektiği zaman ben kendim gelirim.

19 Kasım 2007 Pazartesi


“ Hiçbir şeyi dışından değiştiremezsin. Uzakta durmakla, olanları tepeden seyretmekle , genel hatlarını almakla sadece deseni görürsün. Yanlış olanı, eksik olanı. Tamir etmek istersin. Ama yamayamazsın. İçinde olman gerek, onu dokuman. Dokumanın bir parçası olman gerek.”

Suskunlar


Senin buraya gelmenin sebebi bizim ''Gel'' dememiz değil, ayrıca onların sana ''Git'' demeleri.Hiç kimseye kötüdür deme.Aslında onlar bilmeden iyilik eden insanlardır.

17 Kasım 2007 Cumartesi


doktor kontrolünde terkediyorum seni!

çiğnediğim jilettin çünkü

ciddiyetini kaybeden alkoldün

burda kötü tesadüftü dudaklarının zihniyeti

harcadığım hayattın

.........

artık ticarete atılabilir ruhun
doktor kontrolünde terk ediyorum seni....

16 Kasım 2007 Cuma

iki rayı gibiyiz
bir tren yolunun
yakın olması
neyi değiştirir
son istasyonun

1 Kasım 2007 Perşembe

Fena Halde Leman......Atilla Dayı....


"... dinle böcegim, uzun bir seyahate cıkacagim, hareketimden evvel bazı seyleri söylemek arzusundayım. Yoklugum fazla uzayabılır, zaman zaman, dediklerimi dinleyerek saptarsin ki: Hayatta kimse kimseyi anlayamaz, kimse kimsenin yerini tutamaz; Ask dedigimiz, ya vahim bir yanlıs anlasılmadır, ya kötü bir hayal kurma tarzı; iki kisinin ikisi de, öbürünün yerine hayal kurmaya kalkıstıgından, sukut-u hayaller eksik olmaz! Sen dedigime kulak ver, kendimizden baskasını sevemiyoruz; sevdigimiz, sahsiyetimizin dıslastırılmıs, bir baskasının üzerinde somutlastırılmıs hayali; o baskası da kendisini ucuncu bir sahıs üzerinde dıslastırır, somutlastırır: Arada ahenk kurulamaz, nasıl kurulsun, sevdigimizle sandıgımız farklı! muvaffak bir cift, yalnızlıga tahammülü yuksek iki insan manasını taşır: cift demek, yan yana iki yalnızlık demek, beraber bile olamamis, kesismesi bile zor! Onun icin böyle bir hayatı, icine girip kurbanı olmadan yasayacaksın, yani uzaktan. uzaktan, soyut, hemen hemen yok bir sahsi sevmekten guzelini tasavvur edemiyorum. Yakinda olmayan sevgili tahayyulde yasatılır, hayalde yasatmak az evvel acıkladıgım kaideye uygun olarak, onu kendine benzetmektir; Yaninda bulunmayacagından, o buna ne itiraz edebilir, ne müdahale: Sevdigini, hayalinde degistirdikce, kendine benzettikce daha cok seversin, boylece denge korunmus olur. Sevmek! sevmek esasinda alıp basını gitmektir, sevgiliden uzaklasan mutlak aska yaklasir, sevdigini gönlünde kendi bildigince yeniden yaratarak..."

 Hiçbir şey istemiyorum. Münir Nurettin Selçuk istiyorum: Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın. Hedda Gabler’in en sevdiği şarkı bu. Hiç ...