Aman elini unutma, elinden bir kaza çıkmasın. Bir de ne olur, kelimelere dikkat et, yalvarırım kelimeleri unutma!
1 Mart 2016 Salı
“Selim’i anlatır mısınız bana?” dedi birdenbire. “Hayır,
önce kendinizi anlatın. Selim’in yakın dostu olduğunuzu
biliyorum. Neden buraya geldiğimi merak ediyorsunuz.
Belirli bir nedeni yok. Selim’i unutamadığım için geldim
diyelim. Hayır, önce unuttum. Sonra unutamadım.” Susarsa,
sanki her şey bitecekmiş gibi, aklına geleni söylüyordu.
“Belki siz de unuttunuz, ya da herkes gibi üzüldünüz ve
sonra... sanki ben başka türlü mü yaptım? Onu gerçekten
kaybetmenin acısını anlayabildim mi? Aradan aylar geçti.
Ne kadar geçtiğini bile tam bilmiyorum. Ben ne yaptım?
Hayır, bundan bahsetmeyelim. Fakat, bu kadar zaman sonra,
daha dün ölmüş gibi telaş göstermenin, onun arkadaşlarını
aramanın garipliği... artık üzülemez mi insan? Buna
kimseyi inandıramaz mı? Onu bana anlatın... bana yardım
edin, diyemez mi? Çünkü onu sevenler, onun böyle kaybolup
gitmesine razı olamayacaklardır. Herkes bir yerinden
tutup canlandıracaktır onu. Mesele onun ölmesi değil, ya-
şamasıdır benim için.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Bakkala gidiyordum. Sevgi’yle benim bakkalıma mı? Yoksa bakkal Rıza’ya mı? Bakkallar da hep birbirlerine benzerler. Ne yapıyorsun? dedi Sev...
-
Size bu akşamı hazırladım ayıp mı oldu dersiniz şu küçük yağmuru kirpiklerinizde parlayan iki üç ağaç buldum getirdim / ıhlamur ağaçları ...
-
Nasıl bu duruma geldik Selim? Bir arada olmanın kaçınılmazlığından başka bir neden yok muydu bizi yaklaştıran ? Aramızdaki boşluğu nasıl do...
-
'' Kötülüğe karşı direnmeyeceksin'' sözünden büyük bir ferahlık duyuyorum.İnsana gerçek hürriyeti bu '' direnmek ...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder