Aman elini unutma, elinden bir kaza çıkmasın. Bir de ne olur, kelimelere dikkat et, yalvarırım kelimeleri unutma!
5 Ağustos 2015 Çarşamba
Geriye,
sandalyeye döndü. Herhalde çok geç kalmış olmalıydı. Hemen gömleğinin yakasını
ve kol düğmelerini çözdü. Büyük bir torbayı çıkardı başından. (Yarabbi! Ne
kadar çok şey giymişti üstüste.) Kısa bir süre bu çuvalın karanlığında kaldı.
Sonra, yerdeki yığının yanma bıraktı onları. Çekingen adımlarla yatağa yürüdü.
(Önce yanına yatmalıydı tabii. Aceleciliğinden utandı.) Bilge ona yer verdi.
Neredeyse teşekkür edecekti Bilge'ye. (Here I come desene. Şimdi olmaz.)
Kararsız kollarıyla ona sarıldı. Bilge ne kadar değişik kokuyordu. Tam çıplak
olmadığını hatırladı birdenbire: Saatini çıkardı. Sonra bir süre kendini
unuttu. Kendisiyle birlikte, kafasında daha önce yaşamış olduğu birçok Bilge'yi
de unuttu
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Bakkala gidiyordum. Sevgi’yle benim bakkalıma mı? Yoksa bakkal Rıza’ya mı? Bakkallar da hep birbirlerine benzerler. Ne yapıyorsun? dedi Sev...
-
Size bu akşamı hazırladım ayıp mı oldu dersiniz şu küçük yağmuru kirpiklerinizde parlayan iki üç ağaç buldum getirdim / ıhlamur ağaçları ...
-
Nasıl bu duruma geldik Selim? Bir arada olmanın kaçınılmazlığından başka bir neden yok muydu bizi yaklaştıran ? Aramızdaki boşluğu nasıl do...
-
'' Kötülüğe karşı direnmeyeceksin'' sözünden büyük bir ferahlık duyuyorum.İnsana gerçek hürriyeti bu '' direnmek ...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder