Ceketsiz olmaz: insanı vatandaşla karıştırırlar sonra. Aslında üçe ayrılır: halk, vatandaş, bir de benim gibi
olanlarla başlayıp... çantasını kaptı, hızla kapıya yürüdü.
Bütün memurlar daha gazetelerini okuyorlardı, çaylarını
içiyorlardı, masalarını düzeltiyorlardı; ceket çıkarma talimatı
henüz gelmediğinden ceketleriyle oturuyorlardı, adamı
yakalamışlar bizim zamlardan bir haber yok dün akşam
başıma gelenleri sormayın diyorlardı; hademeler, kapıların
önünde iş sahiplerinin evrakını masadan masaya odadan
odaya taşımak için bahşişlerini bekliyorlardı. Ceket kolları-
nın sürtünmeyle paralanmasını istemeyen bazı titiz memurlar
kolluklarını takmak üzereydiler; daktilo kadınlar
makyajlarını tazeliyorlar, dudaklarını yalıyorlar, kırmızı tırnaklarını
törpülüyorlardı; ortayaşlı ve gençliğine düşkün
olanlar parmaklarıyla alın derilerini geriyorlardı; yaşları
kırk beşten büyük olanlar son zamanları tenkit ediyorlar,
küçük olanlar da masalardaki tozdan şikâyet ediyorlardı; sinekler,
rahatsız edilmeden masaların üstünde geziniyordu..
291
Aman elini unutma, elinden bir kaza çıkmasın. Bir de ne olur, kelimelere dikkat et, yalvarırım kelimeleri unutma!
31 Ocak 2016 Pazar
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiçbir şey istemiyorum. Münir Nurettin Selçuk istiyorum: Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın. Hedda Gabler’in en sevdiği şarkı bu. Hiç ...
-
Size bu akşamı hazırladım ayıp mı oldu dersiniz şu küçük yağmuru kirpiklerinizde parlayan iki üç ağaç buldum getirdim / ıhlamur ağaçları ...
-
“Onu şimdi size getireceğim albayım. “Dur oğlum nereye gidiyorsun?” diye telaşlandı Hüsamettin bey.“ Albayla çok tanışmak istiyorum, diye tu...
-
KİTAPLIĞIN ÖNÜNDE ... Hiçbir kitaplığın hiçbir ömre yetmediğini ben de görüyordum tabii. İnsanlar aldıkları kitapların hepsini okumayacaklar...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder